Yılı, Marquez'in en sevdiğim kitaplarından Yüzyıllık Yalnızlık ile kapatıyorum. Ortaokuldan beri belirli aralıklarla okurum bu kitabı. Bu yıl ise Marquez'in artık dünyada olmadığını, bizimle aynı havayı solumadığını bile bile okumak çok garip, hüzünlü bir deneyim oldu. Fanilik, ahlaklılık gibi konulara odaklanan roman, yeni bir yere yerleşen Buendia ailesinin sessizlik ve yalnızlık içerisinde yaşamayı tercih edişini, yıllar geçtikçe aile bireylerinin nasıl değişip geliştiğini ele alıyor.
Yüzyıllık Yalnızlık'ı tekrar okuduğumda Marquez'in bu kitaba kadar yazdığı her şeyin bir hazırlık, bu kitaba doğru bir yol alma olduğunu düşündüm yeniden. Diğer kitaplarında da olan politik temalar bunda da var ve tarihi ele alan kitapların çoğunun tam tersine Marquez bize sıradan bireylerin etraflarındaki olaylardan nasıl etkilendiğini çok ama çok başarılı bir şekilde gösteriyor. İnsanın insan olduğunu, ne kadar farklılaşsak da aynı olduğumuzu gözler önüne seriyor. Tüm bunları yaparken de işin içine bol bol büyü ve fantazi katmasıyla gerçekle rüya arasında gidip geliyor, hepsini gerçek gibi yaşıyor, hissediyorsunuz. Marquez, yaşama, insana, aşka dair önemli bir hoca bence:
“Yüreğini kolla, ölmeden çürüyorsun.”
Herkesin en azından okumayı denemesi gereken bir kitap!
Tanıtım Yazısı:
"Yüzyıllık Yalnızlık'ı yazmaya başladığımda, çocukluğumda beni etkilemiş olan her şeyi edebiyat aracılığıyla aktarabileceğim bir yol bulmak istiyordum. Çok kasvetli kocaman bir evde, toprak yiyen bir kız kardeş, geleceği sezen bir büyükanne ve mutlulukla çılgınlık arasında ayrım gözetmeyen, adları bir örnek bir yığın hısım akraba arasında geçen çocukluk günlerimi sanatsal bir dille ardımda bırakmaktı amacım. Yüzyıllık Yalnızlık'ı iki yıldan daha kısa bir sürede yazdım, ama yazı makinemin başına oturmadan önce bu kitap hakkında düşünmek on beş, on altı yılımı aldı. Büyükannem, en acımasız şeyleri, kılını bile kıpırdatmadan, sanki yalnızca gördüğü olağan şeylermiş gibi anlatırdı bana. Anlattığı öyküleri bu kadar değerli kılan şeyin, onun duygusuz tavrı ve imgelerindeki zenginlik olduğunu kavradım. Yüzyıllık Yalnızlık'ı büyükannemin işte bu yöntemini kullanarak yazdım. Bu romanı dikkat ve keyifle okuyan, hiç şaşırmayan sıradan insanlar tanıdım. Şaşırmadılar, çünkü ben onlara hayatlarında yeni olan bir şey anlatmamıştım, kitabımda gerçekliğe dayanmayan tek cümle bulamazsınız."
Buradan satın alın; Gabriel Garcia Marquez - Yüzyıllık Yalnızlık
Bu kitapla ne içilir: Latte
Bu kitapla ne dinlenir: Pearl Jam - Immortality
0 comments:
Post a Comment