Madam Sousatzka Bernice Rubens’in okuduğum tek eseri ama sonuncu olmayacak. Kitap çoğunlukla kitaba adını veren Madam Sousatzka’nın Londra’daki evinde geçiyor. Ama ne ev! Sousatzka ve hayli renkli kiracıları, küçük Marcus’un hayatına bambaşka bir soluk katıyor.
Marcus küçük yaşından beklenmeyecek kadar yetenekli bir piyanist. Madam Sousatzka ise hayatını müziğe adamış bir öğretmen. Bu ikili arasında yaşananlar sadece kendilerini değil, etraflarındaki insanları da etkileyen bir büyü gibi. Çaresizlik, hırs, sevgi ve tüm bunlar arasında dostluk da yerini buluyor hikayede. Sona doğru, hikaye ağır ağır çözülmeye başlarken insanı taraf tutmaya zorluyor. Siyah beyaz ortadan kalkıp yerini grilere bırakıyor.
Başka bir insana duyulabilecek sevginin yoğunluğu yanı sıra kaynağına da dikkat çekiyor kitap. Beni en çok etkileyense hikayenin ne zaman hangi karakter tarafından anlatıldığı oldu. Rubens gerçekten dahiyane bir yazar. Mutlaka okuyun derim.
Tanıtım Yazısı
Madam Sousatzka, 11 yaşındaki Marcus'un gözünde, o güne kadar tanıdığı en olağanüstü insandı. Madame Sousatzka ona parasız piyano dersleri vermeyi önerdiğinde, Marcus'un en büyük hayali gerçek olmuştu sanki. En sonunda annesinin baskısından kurtulabilecek ve hayal ettiği gibi bir sanatçı olabilecekti. Madame Sousatzka'nın evindeki yaşam sürprizlerle doluydu. Ama en büyük sürpriz, Marcus'un ansızın ortaya çıkan inanılmaz müzik yeteneği ve Madam Sousatzka'nın bu beklenmedik durum karşısındaki tepkisi olacak; Marcus, çok geçmeden, sevgili öğretmenine ihanet etmek ile onun evine ve yüreğine gömülmek arasında bir seçim yapması gerektiğinin farkına varacaktı.
İngiliz edebiyatının en saygın yazarlarından Bernice Rubens'in, sinema uyarlamasında Shirley MacLaine'in oynadığı Madam Sousatzka'sı, ince mizahla derin acının el ele tutuştuğu bir roman. Rubens, gözyaşlarına boğulmak üzereyken okura birden kahkahalar attırabilen bir yazar.
Bu kitapla ne içilir: Çay
Bu kitapla ne dinlenir: Bach
0 comments:
Post a Comment